3 Mart 2008 Pazartesi

Sobe!

Deliciğim yazıyorum işte! Ama pek iştahlı değilim açıkcası. Aklım yok, beynim bomboş. Bakalım kıyıda köşede saklanmış birşeyler bulabilecek miyim?

Gerçekleşirse nefesimi kesecek hayallerim yok yahu. Öyle olması için çok umutsuz olmam lazım ki şakkadanak düşüp bayılayım. Ne bileyim, memlekette herşey günlük gülistanlıkmış; ekonomi tıkırındaymış; isteyen başını örtüyormuş; isteyen ateist olduğunu rahatça söyleyebiliyormuş uluorta; eşcinseller evlenebiliyor, çocuk evlat edinebiliyorlarmış; herkes işini severek yapıyormuş; ustalar gerçekten ustaymış, işleri söz verdiği zamana yetiştiriyormuş; üniversite mezunları rahatça iş buluyormuş; kimse sağa sola çöp atmıyormuş; fabrikalar arıtmalarını çalıştırıyormuş; herkes doğayı seviyormuş; bir ağaç kesilse yerine beş fidan dikiliyormuş; denizler tertemizmiş; çocuklarım kocaman parklarda rahatça oynuyormuş yok cam kırığı yok sigara izmariti demeden. Sadece insanlar mı hayvanlar da mutluymuş; kimse karabaşın kuyruğunu kesmiyor, tekiri öldüresiye tekmelemiyormuş bahçesine girdi diye...

Ben size gerçekleşmesini dört gözle beklediklerimi yazayım onun yerine: kızlarımın iki yaşında olması yani konuşmaları, onlarla beraber boyama kitaplarını boyamak, legolarla ev yapmak, kocaman pazıllar (puzzle yani)çözmek, king oynamak, okey oynamak (kahve sevdam depreşti de bu aralar- içilen kahve değil tabii ki delicim içine girip oturulanı), kısacası onların büyümeleriyle ilgili herşey; kızlarımın hiç büyümeden böyle kalmaları, bu kadar tatlı, bu kadar komik, bu kadar bana hayran (annelik kadar ego şişiren birşey var mı bu hayatta); Ankara'ya gitmek Toplak ve annesini görmek; kuzen Larry'yle İngiltere'ye gidip şato ve bahçe gezmek (10 sene sonra gideceğiz, çocuklara teyzem bakacakmış :p); kocayla Avrupayı gezmek; Deli ile kitapçımızda oturup laflamak, gelen müşterileri tersleyip Deli'yi mahçup etmek; belki mastır yapmak; istediğim bütüüüün kitapları okumak; tatile gitmek ve çocuklarla ilgili hiçbir sorun yaşamadan tatil yapmak; uyumak, bir hafta kimse dokunmadan uyumak...

Hep ertelediklerim miydi ikincisi? Tabii ki spor yapmak, süt yapacam diye dadandığım helvaların hatırası göbeğimi eritmek, araba kullanmayı öğrenmek (Toplak ve kızları okuldan alacağım da onun için lazım), evi derleyip toplamak, uyumak...

Çok geç kadıklarım mı? İş güç, kaybedilen yıllar, kaybedilen dostlar, başka insanlar, başka hayatlar, uyumak...

4 yorum:

Köşenin Delisi dedi ki...

Ya çok sosyal içerikli olmuş senin hayallerin...hani yok mu şöyle kendin için istediğin uçuk şeyler :)

ahahaha okuldan Toprak'ı alırken beni de al yaaa bi köşeye sıkışır otururum ben, bıktım dolmuştan otobüsten.

Harbiden Kakancım yaaa bi ikimiz kaldık herhalde ehliyet almayan, hadi gel Ankara'ya da alalım :D

Ağaçkakan dedi ki...

En uçuk hayalim İngiltere'ye gidip şato bahçe falan gezmek. Ben boşuna sardırmadım fantastik edebiyata:). Bu ağır gerçekçilik hali hangi burç oluyor canımcım?
İşin acı yanı benim ehliyetim var.

Köşenin Delisi dedi ki...

valla yay burcu olmadığı kesin!! Bence annenler kandırmışlar seni doğumgünün hakkında :)

Ağaçkakan dedi ki...

yayım yay da ben yükselenimden şüpheleniyorum, kesin başak...